YAZININ İCADI

YAZIYI KİM BULMUŞTUR?

Tarihte yazıyı ilk olarak Sümerler icat etmiştir. Bu yazı sisteminde kullanılan semboller çiviye benzediği için çivi yazısı olarak isimlendirilir. Mezopotamya’da yaşayan Sümerler M.Ö. 3500 civarında yani günümüzden yaklaşık 5500
yıl önce çivi yazısını kullanılmaya başladılar.

İnsanlık tarihinde birçok toplum birbirinden bağımsız olarak yazıyı icat etmiştir. Mezopotamya’da çivi yazısının ortaya çıkmasından birkaç yüzyıl sonra Eski Mısır’da hiyeroglif yazısı doğmuştur. Mayalar ve Aztekler gibi Amerika’nın eski uygarlıkları da Eski Dünya’dan bağımsız olarak farklı yazı sistemleri bulmuş ve kullanmışlardır.

Sümerler M.Ö. 4000 ile M.Ö. 2000 arasında bugünkü Irak’ın güneyinde yaşamış olan bir halktır. Sümerler M.Ö. 3500 yıl civarında insanlık tarihinin ilk yazı sistemi olan çivi yazısını geliştirdiler.

Sümerlerde yazının icadı kentlerin ortaya çıkışı, tarım üretiminin artması, ticaretin gelişmesi gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Sosyal ve ekonomik ilişkilerin artmasıyla yazının icadı bir ihtiyaç olarak ortaya çıktı. Başlangıçta alışveriş gibi ticari faaliyetleri kayıt altına almak için ilgili malları temsil eden semboller kullanılmaya başlandı. Bu semboller genellikle ilgili nesnenin basitleştirilmiş bir resmiydi. Zamanla semboller arttı. Günlük hayattaki somut nesnelerin yanı sıra, soyut kavramlar için de semboller kullanılmaya başladı.

Başlangıçta her bir sembol bir nesneyi anlatan kelimeye karşılık gelirken, zamanla seslere karşılık gelen semboller ortaya çıktı. Yazının şekli de değişti. Resme benzeyen şekillerden bu resimlerle pek bir alakası kalmayan işaretlere doğru evrildi.

Çivi yazısı Sümerlerden önce diğer Mezopotamya uygarlıklarına, daha sonra da Anadolu ve İran gibi bölgelere geçti. Elamlar, Akadlar, Asurlar, Hititler ve Persler gibi birçok halk binlerce yıl boyunca çivi yazısını kullanmıştır.

ESKİ MISIR’DA YAZININ DOĞUŞU 

İnsanların kullandığı ilk yazı sistemlerinden bir diğeri Mısır hiyeroglif yazısıdır. Çivi yazısına yakın bir zamanda, M.Ö. 3200’li yıllarda ortaya çıkan Mısır hiyeroglif yazısında resme benzeyen semboller kullanılmıştır. İnsanların kullandıkları ilk yazı sistemlerinin birçoğu birbirinden bağımsız olarak ortaya çıkmıştır. Mısır’da ortaya çıkan hiyeroglif yazısının Mezopotamya’da kullanılan çivi yazısından etkilenip etkilenmediği hususu açık değildir.

Eski Mısır’da tapınak, mezar, saray gibi mimari yapıların duvarlarında hiyeroglif yazılarla süslenmiştir. Bu tür duvar yazılarında resim sembolleri kullanılırdı. Devlet işlerinde ve günlük hayatta kullanılan yazıda ise resim sembolleri oldukça basitleşerek yazı karakterlerine benzer hale gelmiştir. 

YAZININ GELİŞİMİ

İlk resimsel yazı sistemi Sümerliler tarafından MÖ 3250 civarında kullanılmaya başlandı. Sümerlilerin resimsel yazıyı kullandığı dönemde Mısır’da da hiyeroglif resimsel dil olarak kullanılmaya başlanmıştı. Resimsel (piktografik) yazı, anlatılmak istenen kavramın şeklinin çizilmesi ile başlamıştı. Anlatılmak istenen dağ ise üç tane yan yana tepe çiziliyor, anlatılmak istenen eğer kadın ise bir üçgen çiziliyordu. Bu şekilde yaklaşık 2000 görsel kullanılıyordu ve her bir görseli ezberlemek bugün tüm yol işaretlerini ezberlemek gibiydi.

Bu sistem zamanla yerini bir düşünceyi de anlatmaya başlayan ve olasılıkla ilk hece sisteminin de başladığı MÖ III. binde ortaya çıkan ideograma dönüştü. İdeogramda birkaç resimsel işaret bir araya gelerek bir anlam ortaya çıkarıyordu. Bu şekilde yazı bir değişim geçirmişti. Üçüncü önemli değişim ise yine Sümerliler tarafından kullanılmaya başlanan çizgisel yazı sistemiydi. Bu yazı sistemi “çivi yazısı” olarak bildiğimiz sistemdi. Artık resimsel işaretler daha sadeleşmiş ve onların yerini çizgi ile gösterilen yazı almaya başlamıştı. Bu çok daha kullanışlı bir yöntemdi. Sümerlilerden sonra Akkadlar ve birçok uygarlık çivi yazısını kullandı. 

Yaklaşık MÖ 900 civarında Fenikeliler yeni bir yazı dili geliştirdiler. İlk kez harf sistemli bir yazı sistemi ortaya çıkmıştı ve bu sistemin ilk harfi Aleph ikinci harfi ise Bet’ti. Sonraki yüzyıllarda “Alfabe” ismi bu yeni yazı sisteminin ismi olarak kabul edilecekti. Fenikeliler sadece sesli harf kullanmıyorlardı. Sonraki yüzyıllarda Fenikelilerden alfabeyi alan Helenler sesli harfleri de ekleyerek yazının evrimsel gelişimine önemli bir katkı sunacaklardı.

Sümerliler yazıyı ticari işlemleri için insan belleğinin dışında saklanabilir bir bellek olarak kaydedilmesi için kullanılmıştı. Yazının sonraki yüzyıllarda gelişimini sağlayanlar ise yine tüccarlardı. Yazı, ticari bir gereksinimle ortaya çıkmış, insanlık tarihine armağan edilmiş büyük bir keşifti.

ALFABENİN İCADI

Alfabenin bulunması yazının icadı üzerinden çok uzunca bir zaman geçtikten sonra gerçekleşmiştir. Yazının icadı M.Ö. 3500 yılı civarında gerçekleşmişken, alfabe yaklaşık 2500 yıl sonra M.Ö. 1000’li yıllarda icat edilmiştir.

Gerek çivi yazısında, gerek Mısır hiyeroglif yazısında başlangıçta her bir sembol bir nesneye veya soyut kavrama karşılık geliyordu. Bu yüzden çok sayıda sembol vardı. Zamanla seslere karşılık gelen yazı sembolleri ortaya çıktı. Bir nesneye karşılık gelen sembollerle seslere karşılık gelen semboller birlikte kullanılmaya başladı. Dolayısıyla seslere karşılık gelen harflerin ortaya çıkması yazıda kullanılan sembollerin sayısının azalmasını sağlamadı. Örneğin Mısır hiyeroglif yazısında 700 civarında sembol vardı. Bu yüzden yazı yazmayı ve okumayı öğrenmek oldukça zordu.

Alfabe M.Ö. 11. yüzyılda Fenikeliler tarafından bulundu. Fenikeliler Mısırlılardan öğrendikleri hiyeroglif yazısını basitleştirdiler. Sadece seslere karşılık gelen sembolleri kullandılar. Böylece kullanılan harf sayısı azaldı ve standartlaştı. Fenike alfabesinde 22 harf vardı. Sadece seslere karşılık gelen semboller kullanıldığı için çivi yazısı veya mısır hiyeroglif yazısına göre çok daha az sembolle yazı yazılabilir hale geldi.

Alfabenin bulunması yazının icadı sürecinde çok önemli bir aşamadır. Yazı sisteminin basitleşmesi çok daha fazla sayıda insanın okur-yazar hale gelmesini sağladı. Bu durum ayrıca yazının diğer halklara ve dillere yayılmasını kolaylaştırdı. Fenike alfabesi zaman içinde yayıldı. Günümüzde yaygın olarak kullanılan Latin, Yunan, Kril ve Arap alfabeleri Fenike alfabesinden türemiştir.

tir.

17-04-201917-04-201917-04-2019

 




















Yazan:Elif Akın

Grup Adı:tomrishatun

Tarih:15.11.2024


Kaynakça: 

1.

Kayıp Dillerin Fısıldadıkları

Yorumlar